Finans Piyasalarının Nabzının Attığı Yerdeyiz...

Şehrin Downtown adı verilen aşağı kısmında dolaşmaya devam ediyoruz. Artık kocamın gözlerini parlatan yerdeyiz. Yani Wall Street'e geldik. Burası onun benden daha çok merak ettiği yerlerden biriydi. Wall Street öncesinde boğa heykelini görüyoruz. Elbette boğa "bull market" simgesi olarak orada duruyor. Tracy'nin dediğine göre bol kazanç ve bereket için boğayı okşamamız gerekiyormuş, ama maalesef sonradan öğrendiğimiz için sadece yanında resim çektiriyoruz.:)

















Artık Wall Street'in girişindeyiz. Burası da Manhattan gibi kocaman binalardan oluşuyor, ama daha kötü bir özelliği var. Yollar çok daha dar olduğu için gökyüzünü neredeyse hiç göremiyorsunuz.






















En özellikli yeri bir köşede New York Stock Exchange (NYSE - New York Borsası), diğerinde JP Morgan'ın tarihi binası ve karşısında ise Federal State Hall'ın (hükümet binası diyebiliriz..:) ) bulunduğu köşesi denebilir. NYSE'in olduğu kaldırımdan bile yürüyemiyorsunuz. Bina geniş bir koruma çemberine alınmış. Yılbaşı süslemeleriyle ve önündeki büyük ve süslü çam ağacıyla Wall Street'in en sevimli binasıydı diyebilirim. :)


























Aşağıdaki resimde de Federal State Hall'ı görüyorsunuz. Önünde ise George Washington'ın heykeli bulunuyor:

















Bu sokağın dışındaki binaların da hemen hepsinin ismi tanıdık. Büyük bankalar ve firmalara ait kocaman gökdelenler var her yerde. Bir de aralara serpiştirilmiş condominium'lar (bizim residence'larımız gibi kalınabilecek yerler) ve şık spor merkezleri var. Orada çalışan ve orada yaşayan biri olduğumu düşündüm bir an ve tıpkı bir kabus gibi geldi. Sıkıcı plazalar, sıkıcı takım elbiseler, belki bol para ama daha bol da stres, bir de üstüne üstlük evim dediğin yerin de o plazaların arasındaki bir gökdelen olması!! Allahım bu bir kabus olmalı! Eminim oldukça kaymak tabakanın çalıştığı ve yaşadığı yerlerdir, ama ben almayayım lütfen!

Trump Building: (ve New York caddelerindeki mazgallardan fışkıran o meşhur dumanın en abartılı hali..:) )

















Bu da BONY (Bank of New York): (bankada çalıştığım dönemlerde dolar transferleri için en sık kullandığımız muhabir bankaydı. Her gün ne çok adını duyardım. Merkezini görmek de varmış!! :) )






















Sonra Federal Reserve Bank'e gidiyoruz. Hani şu sık sık "FED faiz indirimi yaptı" haberlerinden tanıdığımız Amerikan Merkez Bankası FED'den bahsediyorum. Orada da "coin room" gezisi yapıyoruz. Burada dünyanın çeşitli medeniyetlerinin değişik dönemlerde kullandıkları paralar veya para yerine geçen tuz, altın, deniz kabuğu, vs gibi 800'den fazla üründen oluşan bir sergi var. Girerken yine her yerimiz aranıyor, kameralarımızı bırakıyoruz ve resmimiz çekilerek yakamıza takılan özel kimliklerle içeri girebiliyoruz. Bu yüzden buraya ait resim yok. Ama paraları görmek istiyorsanız, bu sayfada bulunan listenin ilgili dönemi üzerine tıklayarak ilgili paraları görebilirsiniz.

Son olarak Brooklyn Köprüsü'nü görerek Downtown gezimizi bitiriyoruz.

2 yorum:

Tek Şeker dedi ki...

yazınız çok hoşuma gitti bir hafta sonra arkadaşlarımla amerikada 6 eyaleti kapsayan bir tren yolculuğuna çıkacağım new york en son durağımız olacak bir çok yer hakkında fikir sahibi oldum sayenizde çok teşekkürler

Imge dedi ki...

rica ederim, böyle güzel yorumlar duymak ne güzel!! :)

iyi yolculuklar ve keyifli bir tatil geçirmeniz dileğiyle..

sevgiler.