Yıllardır Facebook kullanıyorum ama bana bildirimi gelmeyen bir mesaj depom olduğunu yeni öğrendim. O kadar ki orada sayfalarca mesaj birikmiş ve benim ruhum duymamış. Gizlilik ve güvenlik ayarlarını nasıl ayarladıysam artık Facebook benim yerime bakıp filtrelemiş çoğu mesajı. Gerçekten de hiçbiri arkadaşlarımdan gelen mesajlar değil ve büyük çoğunluğu üye olduğum sayfalardan falan gelen etkinlik, vs mesajları. Ama arada beni dumur edenler de çıkmadı değil.
İşte onlardan biri: "çok güzel bir isminiz ve cisminiz var imge hanım, tüm hücrelerimle sizinle tanısmak isterdim." Şekerim bizden geçti zaten, ama geçmeseydi de bu mesajın karşısında yapabileceğim tek şeyi yapar ve kaçardım. Üniversitede bir arkadaşıma "hayatımın anlamı olur musun?" diye çıkma teklifinde bulunan o çocuk ve arkadaşımın "mümkünse bir daha görüşmeyelim" cevabı geldi bir anda. :) O yüzden elim değmişken bu ve benzeri tanışma cümleleriyle Internet'ten kız tavlamaya çalışan gençlere yardımcı olayım:
* Size kim böyle cümlelerin çok romantik ve etkili olduğunu söylüyorsa, bilin ki bir numaralı düşmanınız odur!
* Hedefinize yaklaşırken isim ve cisim dışında yaş ve medeni durum gibi özelliklere de bakarsanız hüsrana uğramazsınız.
* "Internet + bilgisayar" ikilisini kullanarak zihinsel gelişiminize katkıda bulunduğunuzu düşünüyor ama bu muhteşem ikiliyi sadece hatun aramak için kullanıyorsanız, zihninizi geliştirmeyi bırakın. Bilgisayar başından kalkın, açık havaya çıkın ve spor yaparak vücudunuzu geliştirin. Daha çok şansınız olur!
* Abartılı ve gol yiyebileceğiniz tanışma cümlelerinden kaçının. "Tüm hücrelerimle tanışmak istiyorum" ne demek mesela? "Tanışmak istiyorum" ile aralarındaki farkı açıklayabilir misin? Başka tanışanlar bazı hücrelerini başka bir yerlerde bırakıp mı geliyorlar tanışmaya? Ya da karşındaki sinirlenip de "tek hücreli olduğun için işin kolayına kaçtığını" falan söylerse ne yapacaksın? Değer mi sinirini bozmaya a benim aklı yarım ama motivasyonu tam yağızım?
* Mümkünse avını tanımadan harekete geçip de "avlanan avcı" olma. Ama kime diyorum ben değil mi? Sen çoktan önüne çıkan ikinci profil resmine "gözlerin bir içim su, pek de susadım doğrusu" falan diye yazmaya başlamışsındır sanırım. Bak, yapma bunu, üzülürsün sonra!
* Klişelerden, ısrardan, arabeskten ve sulu esprilerden kaçın. Yaratıcı ol, doğal ve abartısız ol. Yenilikçi ol, kendini geliştir. Nasıl ki ilk insanlar gibi "Ugh!" diye selamlaşmıyorsak, sen de MIRC ve ICQ gibi Internet'te sohbetin ilk çıktığı dönemlerden kalma şuursuz tanışma ve yazışma cümlelerini kullanma. Orada bile bir destur, bir "asl?" vardı, hatırla!
Neyse, ICQ falan dedim de bir an İso'cumla üniversite son sınıfta ICQ'da yaptığımız uzun yazışmalar geldi aklıma. Tanışmamız sonrasında pek keyifli sohbetler etmiştik oradan da. Şimdinin MSN'i gibiydi ICQ ve herkes nick'ini kaptığı gibi bir heves dalmıştı ortama. Keşke bir kaydı olsaydı da baksaydık şimdi diye düşünmüyor değilim ara sıra? Aramızdaki yakınlaşma oraya nasıl yansımıştı acaba? Biz neler diyorduk birbirimize? Gerçi biz yeterince yakınlaştıktan sonra ICQ yerine benim Ongun'la paylaştığım Hatır Sokak'taki öğrenci evinin bahçemsi uzantısında rakı masaları kurmaya, su savaşları yapmaya, sabaha kadar müzik dinleyip sohbet etmeye falan başlamıştık ama olsun buluşmadığımız gecelerde oradan yazışmışızdır eminim. Hey gidi günler.. O günlere ait, hatta o günlerden bugüne kadar kesintisiz olarak bir şeyler yazmış olmayı o kadar isterdim ki..
Off yaa.. Gülelim eğlenelim diye çıktım yola, elimizde on iki yıllık bir tarihe ait ne kadar az şey olduğunu görerek bunaldım bir anda. (Unutturmayın, bir ara da ortaokul lise yıllarımdan kalma hatıra kutumu açacağım! Ama siz başka tarafa bakın o sırada; kesin duygulanıp ağlarım çünkü.)
Konumuza dönecek ve son bir mesaj verecek olursak: Hayat sokaklarda genç! Tüm hücrelerinle tanışmaya değil, tüm hücrelerinle yaşamaya bak!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder