Son Okunanlar, Çevrilenler ve Okunacaklar

Son zamanlarda okuduğum iki kitabın ilki çok sevdiğim Habertürk yazarı Elif Key'in yazılarından bir derleme olarak çıkan Bize İki Çay Söyle idi. Anneanne ve kardeş temalı ilk iki yazı ile beni dağıtıp kendisine bağlayan Elif Key, Anne Olmasaydın Anlardın! yazısıyla ağzına sağlık dedirtti. Ha bir yandan da hem kıs kıs hem otuz iki diş gülmeme neden oldu. Sosyal medya ve Internet üzerinden takip ettiğim ve sevdiğim bir yazardı zaten, kitabıyla birlikte daha da sevdim. Sıcacık kısa yazılar, ülkenin batısına da doğusuna da, kısaca insana, çevreye duyarlı bir kalem. Harika ikili diye işte buna derim. Şimdi ise yanına yıldızlar koyduğum bir sürü hikaye annemin kucağındaki yerini aldı. Siz de okuyun, seveceksiniz. 


İkinci kitap ise Hamdi Koç'tan. Çıplak ve Yalnız'dan sonra eski kitaplarından okuduklarımı yeniden okumaya karar vermiştim. Bu da okumadığım eskilerindendi: Bir Eski Kocanın Öğleden Sonrası. Adeta bir testosteron tufanının ortasında kaldım! O düşüncesiz, bencil, sorumsuz ve yönetici organ olarak beyni seçmeyen -neyi seçtiğini anlamışsınızdır sanırım, detaya girmiyorum ;)- erkek kafası beni çıldırtır ve kitabın başından sonuna kadar o kafayla muhatap olmak zorunda kaldım. İşim zordu yani bir okur olarak, sevgili dostlar.   


Şaka bir yana, yazım diliyle, okuma kolaylığıyla, hikayesiyle falan ilgi çekici olmasına rağmen baş karaktere bu kadar gıcık olmak, kitaptan alınan keyfi azaltıyormuş gerçekten. Ona göre okuyun derim. Ama Hamdi Koç'a bir süre ara veriyor ve nostalji serime başlıyorum. Bir süredir aklımda Şeker Portakalı ve Küçük Prens'i yeniden okumak vardı. Şimdiki kafayla çocukluk favorilerimizi okumanın nasıl geleceğini merak ediyordum. Umarım hayal kırıklığına uğramam. Bir de Şeker Portalalı'na sansür muhabbetinden sonra da aklıma düşmüştü. Neydi acaba bizim psikolojimizi bozmuş olması gereken şey diye görmek istedim. Sansürleyip, toplatırlarsa falan diye de Durucum'a saklayayım dedim bir tane. Kıh kıh, deli miyim neyim? Minnoş daha üç yaşında bile değil! ;) Neyse, anlayacağınız ben çocukluğuma dönüyorum biraz izninizle. ;)

Siz de gençliğinize dönmek isterseniz -ya da zaten 17-25 arasında hayatınızın light ve leziz bir dönemini yaşayan genç kadınlarsanız- benim çevirdiğim şu kitaplara bir göz atabilirsiniz. O yaş hatunlarına keyifli geleceğini düşündüğüm, çıtır çerez okunan, plaj kitabı olabilecek bir seri var karşınızda. Pena Yayınları gururla sunar: İlk Defa, Aslında ve Aramızda, yazar Cora Carmack, çevirmen İmge Tan


Plaj bandanasını kalp şeklinde kitapların önüne koyarak sizlere verdiğim "Çevirmeninden Sevgilerle" mesajını gözden kaçırmadığınızı umuyorum. ;)

Keyifli okumalar. 

Hiç yorum yok: