Pandemi öncesi gezdiğim son sergiydi. Hatta doğum günü etkinliği olarak 27 Şubat'ta sergiyi gezip üstüne MSA'nın Restoranı'nda yemek yemeyi istemiştim. Ah ne günler! Yüz yıl öncesi gibi geliyor. Zaten o hafta sonu da önce kişisel hayatımda bir altüst oluş yaşamış, sonra pandemiyle birlikte global anlamda hepimiz darmaduman olmuştuk. Asla unutmayacağım bir doğum günü benim için o 42'ye giriş. Ama yıkılmadık ayaktayız, görüldüğü üzere. Çok öğretici yanları da oldu bu geçen ayların. Ve pandemiyi de iyi kötü atlatıyoruz bir şekilde. Aklıma anılar üşüşünce konuyu dağıtmayayım ama çok şükür bu halimize demeden de geçmeyeyim.
Gelelim Akış/Flux sergisine. O dönemler gezdiğimiz Marina Abramovic sergisi 30 Ekim'de yeniden açıldı ve 20 Aralık'a kadar SSM'de gezilebilecek. Kaçırmayın derim.
Marina Abramović Enstitüsü’nün (MAI) Türkiye’deki ilk sergisi Akış/Flux, performans sanatının tarihini ziyaretçi için ulaşılır ve anlaşılır kılmak amacıyla, Abramović’in performanslarının dokümantasyonlarının yer aldığı kapsamlı bir retrospektifi, açık çağrıya cevap veren ve projeye davet edilen sanatçılarla MAI ortaklığında geliştirilen canlı performansları ve video gösterimlerini kapsıyor.
2 yorum:
Çok ilginç, farklı bir kadın Marina Abramovic. Sergi ilk açıldığında benim için de zor zamanlardı, aklımda olduğu halde gidememiştim. Sanırım bu ara yine gidemem. Kitabı alıp okuyayım bari:) Bu kitap yok bende.
42'ye giriş sancılı olmuş fakat umarım şimdi daha iyisindir İmge. Ve önümüzdeki doğum günün şahane geçsin! :)
Sezercim ben de kitabı okumadım ama Marina Abramovic'in kişiliğine hayran kaldığım ve saygı duyduğum için gönül rahatlığıyla önerdim. Okursan yorumlarını beklerim mutlaka. Bu arada bir sonraki doğum günümle ilgili güzel dileklerin için çok teşekkürler. Sağlıklı olalım yeter ki, gerisi gelir bir şekilde diyorum. Son dönemlerde beklentilerimizi baya daralttık artık hayattan ;)
Sevgiler.
Yorum Gönder