Geçen sene açık alanları çok az kullanmıştık... Umarım bu sene telafi ederiz. Güneş cildi yaşlandırıyor olabilir, artık eskiye göre daha da zararlı olabilir, ama ben güneşten vazgeçemiyorum maalesef! Tam koruma çıkıyorum güneşe, ama bol bol çıkıyorum nihayetinde! Ve tuhaf bir şekilde bana yararı dokunduğuna inanıyorum!! :) ( Benim öyle abuk inanışlarım vardır, beni mutlu eden şey yararlıdır gibi...:) Kolaydı sanki!! Güneş herkese zararlı, bir tek bana yararlı olacakmış! O yüzden siz bana bakmayın.. Korumayla bile tehlikeli saatlerde güneşe çıkmayın!)
Neyse, sonuçta sezonu açtım... Yani eski İmge'yi geceleri de görebilmek için yalnızca birkaç gününüz kaldı, daha sonra annemin deyimiyle "gündüz feneri" olacağım! "Astoria, Maya, Eski HSBC, Garanti Bankası binası... Tamam, koca koca binalar arasında tatil köyü havası, iyi hoş da deniz olmadan olur mu?", diyorsunuz değil mi? Haklısınız, deniz olmadan asla olmaz!! Ama yine de elimizdeki sınırlı kaynakları iyi kullanabilir ve "imgeleme" yaparsak, oldukça keyif alabiliriz. Deniz için de tatil zamanımız gelene kadar muhteşem Boğaz'ı seyrederek idare etmekten başka şansımız yok ne yazık ki...
"Senin fotoğrafın niye yok," diyenler için de "Yazıklar olsun size, beni hiç tanıyamamışsınız!!" demekten başka bir şey gelmiyor aklıma... Sezon başı, insanın ayna baktığında kendi görüntüsü için genellikle "Görmez olaydım!!" dediği bir dönemdir. Pırıl pırıl güneşin altında kış döneminden kalan kiloları ve henüz yanmamış tenin soluk görüntüsünü fotoğraf makinesiyle ölümsüzleştirmek istemem doğrusu!! Işık oyunlarından dolayı kimbilir başka neler takılır sonra objektiflere!! (Her selüliti olan ünlü "ışığa" bağlıyor ya durumu, o yüzden ben de havalı olsun diye böyle konuşuyorum işte...) Sonuç itibariyle Temmuz civarı yaz fotoğraflarımla karşınızda olabilirim... Koyu renk ince gösterir ya, aynı şey koyu ten için de geçerli. (Alın size muhteşem bir tüyo daha!) Bu yüzden o zamana kadar "manzara" resimleriyle idare edeceksiniz. Çok üzgünüm! :)
6 yorum:
hmm yanmak ... bayılırım bende güneşlenmeye kıskandım şimdi. koruyucu ne kullanıyorsunuz kaç spf??
yüzüm için 60 SPF. (hem çok yanmasın diye hem de güneş lekeleri oluşuyor bazen) Vücut için de ilk bir iki hafta 20, daha sonra yaz sonuna kadar 15 (ya da 12) ile devam..
İmgecim ben gençkene bilinçsiz güneşlenmenin bedelini şimdi yazın peydahlanan güneş lekelerimle ödüyorum:(
şimdi avene nin 50 faktörlü hem kapatıcı fondoten hem güneş korumasını aldım
patakrem gibi bişii
patla sürülüyor
her lekemi kapadığı gibi güneş koruyucu olarak süper bi ürün
59 ytl
sorma yaa.. o güneş lekeleri çıldırtıyor beni.. küçük ve beyaz çıkıyor bende, her yaz bir kez cilt doktoruna gidiyorum korku içinde!! Senin dediğin ürün de iyiymiş bak, hem sahilde hafif makyajlı gibi sağlıklı görünen bir ciltle dolaşmak da hoş olu..:) (hala işin ciddiyetini anlamış değilim, olayın gösteriş tarafındayım, ben adam olmam!!)
Merhaba,
Blogunuzla Essporto ile alakalı benim yasadıklarımı yasayan var mı dolanırken tanıstım. Ben Essporto'nun Hadımkoy Toskana Vadisindeki yerine aile uyeligi yaptırmıstım. Secmemdeki en onemli etken, cocuk bakım yerinin olmasıydı,cunku calısan anneyim ve bakıcımız mesai saatleri haricinde calısmıyordu. Ama sevgili Essporto bu sene eylul sonunda birden yerini tasımaya karar verdi, ve bize Metrocity'ye geleceksiniz dayatması yapıyor. İstanbul gibi bir sehirde spor yapmak icin 50 km mesafe kendilerine cok mantıklı geliyor olabilir ama degil?!?! Kesinlikle yetkili kisiler telefonlara cıkmıyor, ve oradaki calısanların 3 ay maaslarını dahi odemediginden davalıklar. Calısanlarına dahi hak ettikleri maaslari odemeyen bir firmadan ben nasıl paramı geri alabilirim pek bilmiyorum, ancak sizin bu guzel yazınızı okuyup uye olmak isteyen arkadasların, sozlesmeyi imzalarken pesin odeme yapmamaları gerektigi konusunda uyarmak istedim.
Sevgilerimle,
NEslihan
Neslihan merhaba,
Yaşadığınız kötü deneyime gerçekten çok üzüldüm. Ve şaşırdım da! Toskana Vadisi ve Almond Hill'deki Essportoların tanıtımları çok şaşaalı yapıldı ve gayet de iyi işliyorlardır diye düşünüyordum ama söylediğiniz gibi bir durum zaten kesinlikle kabul edilemez! Hem Beylükdüzü'nden Levent'e spor yapmaya gelinmez hem de zaten oradaki üyelerin hepsinin Metrocity'ye yönlendirilmesi durumunda Metrocity şubesinde de patlama yaşanır. Nasıl bir gerekçe sunarak böyle bir uygulama yaptıklarını çok merak ettim doğrusu! Çok sinir bozucu ve umarım bir an önce çözüme kavuşur.
Bu arada yönetimin şikayetlere kulak vermediği, aletlerin veya duşların bakımlarında aksamalar, ders programı değişiklikleri, ders çeşitliliğinin az olması vs gibi şikayetlerimiz bizim de oluyor ama yine de yer avantajından ve ferahlığından ve açık alanlarından dolayı biz geçen sene biten üyeliğimizi 3 yıl süreyle yeniledik. Umarım işler daha da kötüye gitmez..:(
Sevgiler..
Yorum Gönder