10 Yıl Aradan Sonra MFÖ

Sene 1999... Bilkent Üniversitesi'nin Bahar Şenlikleri'nde MFÖ konserindeyiz... İso'cum ve ben... İso'cum beni davet etmiş ve Düldül'e atlayıp gelmişiz. Henüz çiçeği burnunda bir çiftiz. Tanışalı iki ay bile olmamış. Birlikte geldiğimiz ilk konser... Ankara'da süper bir Mayıs akşamı... Üniversite kampüsünde çimlerin üstünde kalabalığın ortasında İso'cumla birlikteyiz. MFÖ sahneye çıkıyor. El ele dinliyoruz konseri.. Sonra İso'cumun eli belimde, sonra yüzü ve konuşurken nefesi kulağımda ve boynumda.. Her esintide benim saçlarım onun birkaç günlük sakallarına takılarak, utangaç gülümsemeler, kaçamak öpücükler, kızaran yanaklar, daha hızlı atan kalplerimiz eşliğinde süper bir konser izliyoruz o gece.. MFÖ bize çok iyi geliyor!

4 Temmuz 2009, Cumartesi günü Antalya'ya gitmek üzere sabahın köründe havaalanında uçağımızı beklerken kahvelerimizi içip gazeteye bakıyorduk. Orada "17 Temmuz'da Kuruçeşme Arena'da yapılacak MFÖ konserine bilet kazanmak isteyenler şu numaraya mesaj atsınlar. Mesaj atan ilk 50 çifte MFÖ konseri bileti veriyoruz!" yazan bir kutucuk gördüm. Kimsenin Cumartesi sabahın köründe mesaj atmayacağını düşünerek, "buna kesin bilet kazanırız" dedim ve mesaj attım. 11 Temmuz Cumartesi günü, tatilimizin son gününde sahilde gazetemizi okurken de kazananlar listesinde adımı gördüm. Bingo!! Ve 10 yıl sonra İso'cumu ben MFÖ konserine götürdüm.. Yalnız bu kez Düldül yerine Beşiktaş'tan 20:20'de kalkan Dentur teknesine atlayarak geldik konser alanına.. :) (Kuruçeşme Arena'da yapılan konserlere gidiş-dönüş için Beşiktaş, Kabataş, Üsküdar ve Kadıköy'den kalkan Dentur teknelerini kullanmanızı tavsiye ederim. Hem büyük kolaylık hem de büyük bir keyif oluyor. Bu fikri kim düşündüyse tebrik ediyorum.)














Yılların MFÖ'sü nasıl anlatılır bilemiyorum. Yaşsız, biraz arızalı ("yerinde bir doz arızalılık" özelliğinin her insana lazım olduğunu düşünüyorum!) , fazlasıyla enerjik ve hayat dolu bu üç adamın sinerjisi anlatılmaz yaşanır dersem abartmış olmam. Sahneleri yine çok keyifliydi. Zaten her yaş kategorisinden yüzlerce insanın bütün şarkılara eşlik edebilmesi az şey olmasa gerek. Gerçekten de üniversiteliler, bizim gibi otuz yaş grubu, kırklı ve elli yaşlar (ve her zamanki gibi en öndeki yerinde yaşsız olduğunu düşündüğüm,keyifli yaşam üstadı bir isim daha, Hıncal Uluç :) ) hep bir ağızdan şarkıları söyleyip, aynı derecede keyif alabiliyorsa bu büyük bir başarı olmalı. Bu üçlü dün akşam İstanbul'a son derece pozitif bir enerji yaydı. (Ama ne yalan söyleyeyim, ben en pozitif enerjiyi Özkan'dan alıyorum her zaman! İtiraf ediyorum, MFÖ'nün Ö'süne bayılıyorum.)

Ali Desidero, Mecburen, Psikopatım, Bodrum Bodrum, Vurgun Yedim, Yandım Yandım, Ah Bu Ben, Sarı Laleler, Benim Hâlâ Umudum Var, Olduramadım, Ele Güne Karşı ve daha bir dolu keyifli parçayı MFÖ'den canlı canlı ve Boğaz'a karşı dinlemenin keyfini anlatamam. MFÖ'ye bize on yıl aradan sonra yaşattıkları bu keyifli gece ve hatırlattıkları için kocaman teşekkürlerimi gönderiyorum. Ama galiba işin en keyifli bölümü elimi tutan sıcacık ellerin İso'cumun elleri olmasıydı. Ve utangaç gülümsemeler ve kaçamak öpüşmelerin yerini alan o kocaman sevgi ve güven dolu bakışlar, dokunuşlar, gülüşler ve öpüşler... Bu hissi kesinlikle hiçbir şeye değişmem!

sen olmasan buralara gelemezdim ben,
sevemezdim bu şehri, anlamazdım dilinden


Notlar:

1) Birileri lütfen Mazhar Alanson'un giyim kuşamına el atsın. Ama bu kişi sevgili eşi Biricik Suden olmasın! :)

2) Uzun zamandır MFÖ dinlememişim. iPod kontrol edilecek, eksikler tamamlanacak!

3) Ah Bu Ben şarkısında gözlerimin dolmasını bir yaşlanma alameti olarak gördüm ve biraz tırstım!


(Resmi buradan aldım.)

6 yorum:

Karsi Taraf dedi ki...

Gerçektende hem MFÖ'yü dinlemek çok güzeldi, hem de bu guzel bayan ile birlikte geçen 10 keyifli senenin baslangic zamanlarinin nostaljisini yaşamak... Harika bir konser oldu. Şimdi bakıyorum da çok güzel de bir 10 yıl olmuş. Nice 10 yıllara:)

Imge dedi ki...

Yerim seni karşı taraf..:))

nymphea dedi ki...

Aslinda yorum yazmayacaktim ama dayanamadim, cok tatlisiniz, masallah:) nazar degmesin, nice 10 yillar gecirin birlikte.

Ben de konsere gitmeyi cok istiyordum malesef kismet olmadi.. Ama inaniyorum ki bir gun bi yerde karsisacagiz Imgecim, cunku o kadar ortak yerlere gidiyoruz ki, ve ben yanina gelip kendimi tanitacagim:))

Imge dedi ki...

Nymphea,

Çok teşekkürler iyi dileklerin için.."Amin ve bil mukabele" diyorum..:)

Bu arada bana da yakında karşılaşırız gibi geliyor sanki.. Baktık olmadı, başka bir ayarlama da yapabiliriz..:)

Sevgiler..

Bivet dedi ki...

Sevgili İmge;

MFÖ'nün ilişkinizde böyle bir rolü olması ne hoş, ne güzel. Bence de Türkiye'nin en mistik, en orta şekerli ve en uçarı olmayı başaran üçlüsü hatta müzik ekibi diyebilirim. Özkan hakkındaki görüşüne katılmamak ne mümkün. Bu arada Leonard Cohen'ın geliyor olması da ayrı bir konu değil mi?

Sevgiler
B.

Imge dedi ki...

Bivet,

Yapma n'olur!! Leonard Cohen dedin ve yaramıza parmak bastın şimdi.. :) Bu sene iki konser içimizde kaldı: Santana ve Leonard Cohen.. Santana'da Antalya'daydık, Leonard Cohen'de de Mersin'de olacağız. Gidersen bizim yerimize de izle ve dinle, olur mu?

Sevgiler..