Yabancı bir diyardan bir kale gezmeden dönüldüğü görülmüş mü hiç? Hayatta olmaz! Havana'da da iki büyük kale var tam limanın girişinde. Asıl kale La Cabana olarak anılıyor ve içi gezilebiliyor. Uzantısı olarak duran ve kalecik -ya da hisar demek daha doğru olacak- ise Morro Kalesi. Onun içi gezilmiyor, sadece kendisine La Cabana'nın surları üzerinden bakılıyor.
Morro Kalesi, şehri savunmak ve liman girişini korumak üzere İspanyollar tarafından 1589 yılında yeniden yapılmış. Duvarları 3 metre kalınlığında olan kaleye sonradan deniz feneri de eklenmiş. Eskiden karanlıkta Havana koyuna korsanların girişini önlemek için şehir kapısının kapandığını ve koy girişindeki kalın zincirin yükseltildiğini duyurmak üzere her akşam saat 21.00’de top atışları yapılırmış. Halen bu gelenek devam ediyor. Bir akşam yemeğimizi yerken patlama sesine benzer bu sesi duyup da ödümüz kopmadan bu bilgiyi öğrenmiş olsak iyi olurdu tabi! :)
Gelelim bir 18. yy kalesi olan ve limana bakan bir tepenin üzerinde yükselen La Cabana'ya. Yapımına İspanyol Kralı III. Carlos tarafından 1763 yılında başlanan bu kale 1774 yılında tamamlanmış. Sonraki iki yüzyıl boyunca hem askeri üs hem de hapishane olarak kullanılan bu kale, Batista rejimi sırasında askeri hapishaneymiş. 1959 yılının Ocak ayında Che Guevera liderliğindeki isyancılar burayı ele geçirmişler ve Devrim sırasında karargah olarak kullanmışlar. Bu yüzden burada Che Guevera'ya ait bir çalışma ofisi de bulunuyor. Aşağıda bu ofisi ve en sağda ise Che'nin doğum sertifikasını görüyorsunuz.
Kalenin geri kalanı ise bildiğiniz kale. Yani surlar, toplar, tüfekler, dev giriş kapısı, falan filan. Kale gezmeye çok bayılmadığımı biliyordunuz değil mi? :)
Kaleden görünen manzara da bana Haliç'i anımsattı. Böyle şeyler söylediğimde İso'cum benimle dalga geçer "bizim oralar.." muhabbetine başladım, acaba "memleketi mi özledim" diye.. Buradan bu konuya da bir açıklama getireyim: memleketimi severim, ama yurt dışı tatilleri sırasında memleket hasreti çektiğim henüz görülmemiştir. Kale'den manzaraya bakıp siz karar verin bence: Haliç'e benziyor mu, yoksa memleketi mi özlemişim? :)
Havana'nın önemli duraklarından birinin daha üstünü çizdiğimize göre bir diğerine geçebiliriz. O zaman Nacional Hotel'e buyrun.. Ya da önce İstanbul'da bir sanat molası verelim, ne dersiniz?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder