Yeni yeni tiyatro gruplarının var olduğunu öğrenince çok seviniyorum. DOT'ta, Tiyatro Z'de, Tiyatro Birileri ve Altıdan Sonra Tiyatro'da da aynı şeyi hissetmiştim. Kendilerini tiyatroya adamış genç topluluklar beni inanılmaz umutlandırıyor. Hani "yeri doldurulamayacak sanatçıları kaybediyoruz" diye üzülüyoruz ya. Belki de bu gruplar arasından da ileride "yeri doldurulamayacak başka sanatçılar" yetişiyordur. Neyse, dün de spordan bir arkadaşım sayesinde ve onunla birlikte Garajistanbul'daki Bayrak adlı oyuna gittik. Bu oyunu sahneye koyanlar da Krek Tiyatro'ymuş. İsimlerini ilk kez duydum, ama oyuncuların hepsi de tanıdık. Hepsini televizyonda oynayan ünlü dizilerden tanırsınız. Ama ne mutlu ki yalnızca dizi oyuncuları değiller. Tiyatrodan hiç kopmamış ve büyük bir özveriyle her Çarşamba saat hem 18:00'de hem de 21:00'de Garajistanbul'da yeni oyunlarını oynamaya devam edecek gerçek sanatçılardan oluşan bir grup bu. (Toplamda bir saat bile ara vermeden aynı akşam iki defa böyle bir oyunu sergilemek de başlı başına zor bir şey olsa gerek!)
Bayrak'ı yazan ve yöneten Berkun Oya. Oyunun ismi sizi yanıltmasın. Buradaki bayrağın bildiğimiz anlamda bayrak ile hiçbir ilgisi yok. Oyunda bir anne-babanın iki oğlunun başrolde oldukları ve gazetelerin üçüncü sayfa haberlerinden sayılabilecek olaylardan yola çıkılarak sevgi ve kıskançlık kavramları irdeleniyor. Ama karakterlerin detayına indikçe başta üçüncü sayfa haberi olarak yorumladığınız bu olaylar size o kadar da uzak gelmemeye başlıyor. Oyunun konusundan henüz hiçbir yerde bahsedilmediği için ve arkadaşım da oyun öncesinde oyunculardan birine sorduğunda "Süpriz!" yanıtı aldığı için daha fazla detaya girmiyorum. Yalnızca son bir soru: "Sevdiğinizin sevdiği kişiye zarar verir miydiniz?" Düşünün bakalım!
Oyunculara gelince... Anne ve baba rolünü iki usta tiyatrocu Ayten Uncuoğlu ve Köksal Engür paylaşıyorlar. O kısacık rollerinin bile hakkını öyle bir veriyorlar ki! Ayten Uncuoğlu ismini çıkaramayanlar için hemen hatırlatayım: Aliye dizisindeki cadı kaynana! :) Ustalar açılışı yapıp çekildikten sonra sahne genç oyuncuların ustalıklarını sergilemeleri için hazır. Ağabey (Okan Yalabık) ve kardeş (Ali Atay) inanılmaz başarılılar. Ali Atay'ın rolünün daha zor olduğunu düşünerek ona biraz daha fazla puan bile verebilirim bu seferlik. Ama genç oyuncular arasında biraz daha önde olduğunu düşündüğüm isim kardeşin eşi rolündeki Canan Ergüder oldu. Çok zor bir rolü ve karakteri öylesine başarıyla canlandırdı ki onu izlerken ağzım açık öylece kalakaldığımı fark ettiğim zamanlar oldu. Birinci perdenin sonunda Ali Atay'la birlikte rol aldıkları kavga sahnesi inanılmaz etkileyiciydi! Canan Ergüder'i de Binbir Gece'ye sonrada katılan "kötü sarışın" ya da "Tardu Flordun'la dizi setinde başlayan aşkı" ile hatırlamanız mümkündür. Üsküdar Amerikan Lisesi'nden mezun olduktan sonra Franklin and Marshall College'da aldığı sosyoloji ve tiyatro eğitiminin ve hemen ardından da New York Actors Studio Drama School'da oyunculuk üzerine yüksek lisans yaptığının genellikle bizler için bir önemi yoktur. The Workshop Theater Company'ye bağlı olarak oynadığı Graceland ve Rattlesnake adlı oyunlardaki performansıyla tiyatro kritiklerinden olumlu eleştiriler almış da olabilir, ama bizim için varsa yoksa "kocasından Kerem için boşanıp boşanmadığı" önemlidir. İşini iyi yapan oyuncuların en zorlandıkları bölüm bu olsa gerek diye düşünüyorum. Yaptıkları işle hiç ilgisi olmayan ve normal şartlarda "sana ne!" diyecekleri soru ve durumları idare etmek zorunda olmak eminim çok yıpratıcıdır. Valla benim için Canan Ergüder'in kocasından boşanmasında hiçbir sakınca yok! Tardu Flordun'la birliktelerse de birbirlerine çok yakışırlar. Ben kendisini Bayrak oyununda olduğu gibi ağzım açık izleyebildiğim sürece takdir ederim. O kadar! Gerisi kimseyi ilgilendirmemeli ve böyle yetenekleri de yıldırmak yerine kazanmanın (ya da en azından kaçırmamanın) yollarını bulmalıyız diye düşünüyorum.
Sinirlenmiyoruz, bardağın dolu tarafını görüyoruz, iyi ki böyle genç ve başarılı oyuncularımız var diyor ve oyuna bilet almak için Garajistanbul'u arıyoruz. (Tel: 0212-244 44 99) Sunulmayan (!) bir hizmet için 25 TL yerine 28,5 TL vermek isteyenler Biletix'ten de bilet alabilirler. (Biliyorsunuz, Biletix ve Bedaş daima "tüm zamanların gıcıkları" listemin ilk üçünde yer alıyorlar!)
İyi seyirler..
2 yorum:
Ali Atay şu anda internet üzerinden yayınlanan Masum adlı dizide bu oyunu muhteşem bir şekilde beyaz perdeye taşıyor
Doğan Grubunun olmasa üye olasım var Blu Tv'ye ama şu an mümkün değil, elim gitmez!
Yorum Gönder