Sears Kulesi

National Geographic'teki Mega Yapılar program kuşağının bu hafta içinde izlediğim bölümlerinden birinde Sears Kulesi anlatılıyordu. (İnşaatın Sırları ve Mega Yapılar belgesellerine genellikle bayıldığımı daha önce de söylemişimdir. Belgesellerden öğrendiklerimi de hem bu ilginç bilgileri unutmamak hem de ileride buraları gördüğümde dönüp bakabilmek için bir arşiv olacak şekilde kaydediyorum.)

110 katlı Sears Kulesi, 20 yıl boyunca dünyanın en yüksek binası olma ünvanını korumuş. Şu anda da Kuzey Amerika'nın en yüksek binası olmaya devam ediyor ve yaklaşık 10,000 kişi bu binada çalışıyor. 442 metre uzunluğundaki binaya 85 metre uzunluğundaki anten bölümü de eklenince uzunlamasına üst üste konulmuş 7 adet Boeing uçağından daha uzun bir bina ortaya çıkıyor! (Boeing yani, Boru değil!)

Yapımı 4 yıl süren ve 1973'te tamamlanan binanın mimarı John Zils bu kulenin batıya doğru 15 cm eğik olduğunu söylüyor. Fırtına sırasında ise merkezden 20 cm kadar eğilerek sallandığını bütün kule sakinleri hissediyorlarmış. Sallantılı avizelere gerek yok! Tuvaletlerdeki suyun çalkalanışı, sandalyelerin hareket etmesi, binadan gelen çatırtılar ve bazılarının midelerinin alt üst olması gibi bariz göstergeleri varmış bu sallantıların!

Güvenliğin son derece sıkı tutulduğu binanın bulunduğu kaldırıma adım attığınız andan itibaren 135 kamera tarafından izlenmeye başlıyorsunuz. Havaalanındaki gibi bir taramadan geçiyorsunuz ve ayrıca binanın içinde de her adımınızı takip eden özel eğitimli güvenlik görevlileri bulunuyor. Her gün yükleme boşaltma merkezine gelen 150-175 kamyon ise ayrıca aranıyor. Çok şirin ve eğitimli bir Labrador gelen araçların içinde patlayıcı olup olmadığını kontrol ediyor. Şüpheli durumlar anında polise bildiriliyor ve binaya girişe izin verilmiyor. Tüm kameralar, binanın içinde bulunan 104 asansör, klimalar, vs gibi pek çok şeyin kontrolü kumanda merkezi odasından sağlanıyor. Bir tıkla tüm asansörler durdurulabiliyor, istenen yerin elektriği kesilebiliyor ya da havalandırması çalıştırılabiliyor.

Tahmin edebileceğiniz üzere güvenlik önlemleri 11 Eylül'den sonra fazlasıyla artmış. 11 Eylül saldırısından sonra korkudan birkaç gün boyunca kuleye kimse gelememiş! Yüksek ve simgesel binalara duyulan korkunun hâlâ devam etmesi nedeniyle bu kulenin de doluluk oranı %88'miş.

Binadan bazı çarpıcı rakamlar:

* İçinden 40 km boru geçiyor!
* 943 tuvaleti var!
* 41 hektarlık bir ofis ve ticari alana sahip (75 Amerikan futbolu sahası kadar)
* Dünyanın çevresini 1,65 kez dolaşabilecek uzunlukta tel kablo kullanılmış
* 16,100 penceresi var
* 2,232 basamak var
* Yılda 360 milyon litre su dolaşımı oluyormuş (ve bu da ayda 20,000$ su faturası anlamına geliyor!)



İçinde 9 restoran bulunan Sears Kulesi'nin en seçkin ve özel yerlerinden biri de 67. katta bulunan ve 2,000 üyesi bulunan Metropolitan Kulübü'müş.

107. katta turistlerin muhteşem Chicago manzarasını izleyebilecekleri Sky Deck bulunuyor. Bu kata çıkan iki tane özel asansör ise dünyanın en hızlı asansörlerinden. Bu hızlı asansörler 70 saniyede yukarı çıkabiliyorlar, ama çok şiddetli rüzgar olduğunda güvenli olmadıkları için kullanıma kapatılıyorlarmış. Sabah 10:00 ile akşam 22:00 arasında ziyaretçilere açık olan Sears Kulesi'ne her yıl 1,3 milyon turist geliyormuş.

Her şeyiyle devasa bir bina olan bu kulenin acil durum jeneratörleri 16 silindirli lokomotif motorlarından oluşuyor ve 4,160 volt gücünde! Ev tipi jeneratörlerin 120 volt olduklarını düşününce daha anlamlı gelecektir. Ama 30 yıl boyunca bu jeneratörlerin devreye girmesine gerek duyulmamış, çünkü binada hiç elektrik kesintisi yaşanmamış. (Bunu duyar duymaz "aynı bizim Bedaş gibi!" diye düşünmeden edemedim!!) Soğutucular ev tipi soğutucuların 18,000 katı güce sahipler.

Akşam saat 17:00'de gece vardiyasında çalışan temizlik görevlileri binaya geliyorlar. Her temizlikçi 18 tane sıradan ev alanı kadar yerin temizliğinden sorumluymuş. Temizlik sırasında her ay 86,000 çöp torbası ve 1,800 litre klozet temizleyicisi kullanılıyormuş!

Binanın en tepesindeki anten kuleleri (85 metre uzunluğunda olanlar) ise 240 km hızında esen rüzgara bile dayanıklı yapılmışlar. Birkaç ayda bir yeni transmisyon kabloları eklemek üzere üzerinde 30 kilo ağırlıkla o kulelere tırmanan kişinin gece herkesin uykuda olduğu saatlerde gördüğü manzara harika da olsa yerinde olmayı ister miydim bilmiyorum! Anten kulesinin tepesinde ne işim var! Birileri beni Chicago'ya götürsün, ben Sky Deck ile yetinmeyi bilirim! :)

(Not: Resmi buradan aldım)

2 yorum:

Narin dedi ki...

Ooo. Sears Kulesi cok ozellikli degil aslinda imge abla. Yani demir yigini uzerinden manzara gormek isterseniz, NY daki kuleler gibi , buyrun. Aksi halde gercekten gerek yok. Ama bilgiler cok faydali ve guzel. Tesekkurler

Imge dedi ki...

Narin,

Aslında böyle dev yapılarda rakamlar beni çok etkiliyor. Yoksa Amerikalıların abartılı pazarlama ve tanıtım olaylarını NY'da bizzat görmüş biri olarak buranın da bir balon olabileceğini düşünüyorum. Ama demir yığınları da olsa Chicago'yu da görmek isterim..:) Zaten ben her zaman her yeri görmek isterim!! :)
Sevgiler.