Los Angeles: Walk of Fame, Beverly Hills, Hollywood

Los Angeles deyince akla gelen ilk şey Hollywood'dur herhalde. Amerikan sinemasının kalbinin attığı bu şehrin film stüdyolarıyla, ünlülerle, onların alışveriş yaptıkları ve yaşadıkları ünlü semtlerle dolu olduğunu hepimiz biliyoruz. Bilmediğimiz şu ki turistik gezi açısından bunların çoğu kocaman bir fos! (Universal Studios hariç.)

Mesela şu meşhur Grauman's Chinese Theatre'ın ve önündeki ünlülerin el-ayak izlerinin, kaldırımlardaki yıldızlarda yıldızların isimlerinin, Oscar törenlerinin düzenlendiği eski Kodak yeni Dolby Theatre'ın bulunduğu Hollywood Bulvarı ve paralelindeki Sunset Bulvarı beni büyük hayal kırıklığına uğrattı.  Üstelik buralardan bir pazarlama desi alır döneriz artık diye düşünürken. Hayatımda gördüğüm en zevksiz, en özelliksiz caddelerden biriydi burası. Üzerindeki büfeler, Chucky, Spiderman, Batman, vs kılığına girmiş fotoğraf çektirmek için bekleyen tipler, dünyanın en basit hediyelik eşyalarını ve yer bezi olarak alınabilecek tişörtlerini satan dükkanlar zaten başlı başına bir faciaydı. Nedense kaldırımlardaki yıldızların içindeki isimlerde de bir el/ayak izi ya da o ünlüye ait bir işaret görmeyi ümit etmişim, dolayısıyla onlara da "Eee yani?" diye bakakaldım. Dolby Theatre'ın içi eminim gösterişlidir, ama dışıyla ilgili tek bir şey söyleyebilirim: sarı bir bina. Fotoğraf çekesim gelmedi desem yeridir. Yine de oradaydım demek ya da hayal kırıklığını yenmek için  olsa gerek birkaç fotoğraf çekmişim.:)



Kahvaltımızı da burada yaparız diye yürüyerek buralara gelip ortamı gördükten sonra hemen otele dönerek altımızdaki ve bir önceki yazıda da bahsettiğim 101 Coffee Shop'a attık kendimizi. Yelp ve Foursquare puanı ve yorumları çok iyi olan bu mekan şehirdeki iki günümüzde de kahvaltı yaptığımız yer oldu. (Yurtdışında check-in'leri Foursquare'de yapmaya devam etsem de en çok Yelp'in restoran yorumlarından yararlandık, aynısını öneririz.)  Böyle bir breakfast burrito yok, sevgili okur. Kesinlikle tavsiye ediyorum.  


Bu arada Hollywood Bulvarı'nda daha fazla zaman geçirmek isteyenler için bu özelliksiz diye bahsettiğim bulvar üzerinde Madam Tussauds, Hollywood Wax Museum, Guinness World Records Museum, Ripley's Believe It Or Not gibi attraksiyonel eğlence noktaları mevcut. Biz pek bayılmayız, ama aklınızda olsun hani. 

Kahvaltı sonrası arabamıza atlayıp ünlülerin yaşadıkları yer olarak bilinen Beverly Hills'i ve buranın en ünlü alışveriş caddelerinden biri olan ve üzerinde dünyaca ünlü markaların mağazalarının bulunduğu Rodeo Drive'ı görmeye gidiyoruz. Genelde arabayla dolaştığımız bu geniş, temiz ve güzel caddeler şehrin geri kalanından gerçekten çok farklı görünüyor. Geniş kaldırımlar boyunca ev dersek aşağılamış olabileceğimiz güzellikte kocaman, bahçeli, havuzlu malikanemsilerin sıralandığı caddelerde gezmek gözünüzü gönlünüzü açıyor. Bu arada Rodeo Drive'ın iki paralelinde yer alan Canon Drive üzerinde bir Visitor Center var. Dilerseniz buradan Beverly Hills'i çok daha detaylı gezebileceğiniz turlarla için bilgi alabilirsiniz. Yürüyerek gezmek isterseniz haritalar da mevcut. 


Sıradaki durak şu tepelerdeki HOLLYWOOD yazısını görmek. Görünce boyumuz mu büyüyecek, hayır! Ama görmeden döndük der miyiz, hayır! Eh, o zaman düşelim yollara. Bu kez Bambi'nin arabasıyla. Şehrin içinde pek çok yerden, hatta bizim otele çok yakın bir yerden de görünüyor aslında. Ama Bambi bizi göl manzaralı, kıvrılarak tepeye çıkan çok şirin ağaçlı bir yoldan biraz daha yakın ve fotoğraf çekmek için daha güzel bir yere getiriyor. Aşağıda Lake Hollywood, yukarıda yazıyla Hollywood olan bir yerdeyiz anlayacağınız.:) Buraya çıkan yol üzerindeki evler de çok şirin bu arada. Beverly Hills'tekiler kadar lüks olmasa da çok güzel görünüyorlar. Görünür olmaktan hoşlanmayan bazı ünlülerin de buralarda yaşadıkları söyleniyor. 


Mount Lee'de bulunan bu Hollywood yazısı ilk olarak 1923 yılında tahtadan (doğru bildiniz, beşinci element olan.:) ) yapılmış. Geçici olarak yapılan bu yazı 21,000 USD'ye mal olmuş. Daha sonra 1978'te Playboy dergisinin kurucusu Hugh Hefner, rock yıldızı Alice Cooper, şarkıcı Andy Williams ve çeşitli isimlerin katkılarıyla birlikte yazı tamamen yenilenmiş. Çelikten yapılan bu yeni yazının her harfi 27,000 USD'ye mal olmuş. Yanına yaklaşmak yasak ama zaten şehirde her an aksiyon halinde sirenlerini öttürerek gezen polis arabalarını ve hatta ek olarak gözetleme kulelerindeki sniperlı adamları ve içinden sarkan asma merdivenden Jack Bauer'ın indiği helikopteri falan harekete geçirmek isterseniz işarete çıkmayı deneyebilirsiniz. Hollywood kafası bu işte! :P

Bambi bizi Venice Beach ve Santa Monica'ya götürecek şimdi. Atlayın arabaya, buralar gerçekten çok keyifli, kaçırmayın. 

İyi hafta sonları hepinize...

Hiç yorum yok: