Instagram ve Facebook sayfalarımda belirttiğim üzere hâlâ Kaş'tayım ama "İstanbul'da olsam kesin giderdim" dediğim etkinlikleri sizlerle paylaşmaya karar verdim. Ah bir de okuduğum ve bayıldığım kitapları yine içlerinden birkaç alıntı da olsa sadece yazacağım, çünkü sonra bakıp da nasıl duygularla okuduğumu hatırlaması çok keyifli oluyor. Yani kısacası galiba kendi arşivim olarak blog yazma alışkanlığımı özlemişim. En azından sonbahar-kış dönemlerinde burayı biraz doldurayım, yazın yeniden Kaş Crush'la dolar, coşar taşarım. :)
O zaman ilk haber gelsin. Hafta sonu Beyoğlu’na gidecekler için YKKSY Binası içinde üç sergi sizleri bekliyor:
1) İlki Lale Müldür’ün Milat sergisi. Basın bülteninden minik bir açıklamayı ve birkaç fotoğrafı sizlerle paylaşayım 👇
“22 Eylül – 31 Ekim 2020 tarihleri arasında gezilebilecek olan “Milat” sergisinde Lâle Müldür’ün şiirlerinin davet ettiği imgesel alanın renkleri, jestleri ve figürleri resimsel bir üretim içinde yeniden yorumlanıyor. Sergilenen resimlerde öne çıkan temel öğelerin başında figür geliyor. Bu figürlerin birçoğu şairin dostlarına ait portreler. Aynı zamanda bu portreler arasında şairin Albrecht Durer gibi ruhsal yakınlık kurduğu sanatçılar da var. Müldür’ün resimleri dostlarına, yakınlarına ithafla başlayan ya da onlara hitaben yazdığı şiirleriyle ortaklık taşıyor. Adını Lâle Müldür’ün son kitabı “Tehlikeliydi, Biliyordum”un ilk şiiri Milat’tan alan sergi, sanatçının üretiminde bir kırılma anını düşünmek arzusundan da besleniyor.”
2) İkinci sergi yine aynı tarihler arasında gezilebilecek Deniz Gül’ün Meydan adlı sergisi. 👇
“Sanatçının sokakta olmaya ve mekânları duyumsamaya dair önerilerinden yola çıkıyor. Deniz Gül, “Meydan"da bir arada yaşamanın izleriyle yazılmış kent mekanlarında ve meydanlarda, mesafelere, yakınlıklara ve birbirine temas eden öğelere bakıyor. Mekânın kendisiyle kurulabilecek çetrefilli ilişkileri yüzeye çıkartan Gül tekil deneyimin belirlenemez biçimlerini birlikte düşünmeye davet ediyor.”
3) Benim hiç ilgimi çekmese de kültürümüz açısından önemli bir yeri olan Karagöz ve Hacivat ikilisi ile ilgili üçüncü ve son sergi ise 21 Şubat’a kadar devam edecek. Geleneksel Türk Gölge Tiyatrosu’nun önemli temsilcilerinden Ragıp Tuğtekin’in Yapı Kredi Müzesi Koleksiyonu’nda yer alan orijinal tasvirlerinin, karagöz sanatına hayat veren üstatların ve günümüz karagöz sanatçılarının tasvirlerinin yer aldığı Karagözüm İki Gözüm sergisi çocuklarınızla da gezmeyi düşünebileceğiniz bir alternatif olabilir. Tasarımı Karşılaşmalar ekibine ait sergide 20’den fazla karagöz sanatçısının 350 tasviri, dünya gölge tiyatrosu içerisinde karagöz oyunlarının yeri, dünyada karagöz oyunlarının nerelerde oynatıldığı, gerçeküstü figürlerin ve halk efsanelerinin karagöz tasvirlerine yansımaları, günümüz karagöz sanatçıları gibi tematik başlıklar altında ele alınıyor. Birkaç fotoğraf ekledim aşağıya.
İyi hafta sonları!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder