Geçtiğimiz hafta Cuma günü -yani karın tam eridiğinden emin olur olmaz :)- kendimizi Nişantaşı'ndaki merak ettiğimiz sergileri görmek üzere dışarı attık. İlk durak Abdi İpekçi Caddesi'nin başında yer alan Galeri Selvin oldu. Burada Şahin Paksoy'un Hal'den Hal'e Geçişler sergisi var ve 12 Şubat'a kadar devam ediyor. Figüratif temelli tablolarında geleneksel kültür öğelerini kendine özgü bir üslup içinde anlatan sanatçının çalışmaları görülmeye değer. Favorilerimden bazıları aşağıda:
İkinci durak Milli Reasürans Sanat Galerisi oldu. Hasan Kıran'ın Şifalı Dizemler sergisini merak ediyordum. 26 Şubat'a kadar devam edecek olan bu sergide sanatçı, bazen eski uygarlıkların mitlerinden, bazen de günlük yaşamdan alıntıladığı imgeleri birbirlerine bağlamak için kendine özgü motifler kullanmış. Gücünü doğa ile kurduğu derin ilişkinin içtenliğinden alan Hasan Kıran'ın esas amaçlarından biri de izleyiciye birey olarak parçası olduğu, ancak çağımızda bağ kurmakta zorlandığı bütünün varlığını hatırlatmak. Sonsuz bir döngüye dayalı bu bütün hem zamansız hem de sınırsızdır. Kıran’a göre bu uçsuz bucaksızlığı yeniden duyumsamak, kadim öğretilere dair hafızasını tarihsel süreç içinde yitiren birey için en temel şifa kaynağıdır. Mutlaka yolunuzu düşürün bu güzel çalışmaları görmek için.
Özellikle de Nurettin Akkaya'nın tablolarına bayıldık. Birbirinden renkli kadın figürlerinin arasında en favorimiz en karanlık olanı olsa da sizi sanatçının renkleriyle baş başa bırakıyorum. ;)
Hepsi birbirine çok yakın yerlerde görülebilecek bu güzel işleri görmek için önümüzdeki on gün içinde Nişantaşı'nda bir kahve buluşması ayarlamaya ne dersiniz?
İyi gezmeler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder